Orhangazi Belediyesi ile Orhangazi Dini, Hayri ve Sosyal Hizmetler Derneği’nin birlikte organize ettiği ‘Peygamberimiz ve Annelerimiz’ adlı konferans Alitekin İlk/Orta Okulu konferans salonunda yapıldı. Öğretim görevlisi Prof.Dr.Mustafa Ağırman’ın konuşmacı olarak katıldığı konferansı izleyenler arasında Belediye Başkan yardımcıları Şemsi Kılıç, Necmettin Şahin, Meclis üyesi Serkan Ateş, AK Parti ilçe başkanı Mustafa Kaya, İHH Orhangazi temsilcisi Mücahit Hatipoğlu ve Erzurumlular Derneği Başkanı İhsan Turan da yer aldı.

 Kur’an-ı Kerim okumasıyla  başlayan programda, Orhangazi’de yapımı devam eden yatılı Kuran Kursu inşaatıyla ilgili sinevizyon yardımıyla sunum yapıldı. Kuran kursuyla ilgili bilgiler veren Orhangazi Dini, Hayri ve Sosyal Hizmetler Derneği Başkanı Zekeriya Köroğlu, 10 Mart 20176 tarihinde temel atıldığını söyleyerek ‘Orhangazi’de büyük bir eksikliğin olduğu hepimizin malumu. Biz de Kuran sevdalıları olarak aslında geç kalmış bir işi başlattık. En büyük pay Orhangazili iş adamları hayırseverler olmuştur. Orhangazi’de ilk defa; hafızlık eğitim merkezi olarak adlandırdığımız bir yatılı Kuran kursunun temelini attık.’ dedi.

  Annenin önemine dikkat çeken Ağırman, ‘Annelere hürmeti itaati hükmeden bir dinin mensuplarıyız. Ama annelerde çocuklarına iki yıl süt emzirecekler. Televizyonlardan izlediklerinizle, kapitalist düzenin çarkına uymayacak. Doktorlar diyor ki bir damla anne sütü bir biberona dolusu mamadan daha sağlıklıdır.  Sende her derde şifa olan anne sütü var. Bu önemli konu ki Allah Kuran’ı Kerim’de çocuklarınızı 2 yıl emzirin diyor.’ dedi.

 Ağırman Peygamber efendimiz Hz. MUahmmed’in (S.A.V.) annelerini anlatırken;  “Daha dünyaya gelmeden babasını kaybederek yetim, 6 yaşında annesini kaybederek öksüz, 8 yaşında dedesini kaybederek kimsesiz kalan Hz. Muhammed’e, o dönemin merhamet timsali kadınları el uzatmıştır. Bu kadınlar, ona bir anne şefkati göstermiş, içi yaralı bu yetim ve öksüze rahmet kucaklarını açmışlardır. Allah’ın Resulü de onların kendisine olan bu insanî davranışları karşısında minnet duygularını, bu güzîde hanımlara “annem” diyerek ve onlara karşı bir evlat vazifesi ifa ederek göstermiştir.’ dedi. . Prof. Dr. Ağırman, Peygamber Efendimizin ‘Annelerim’ dediği Anneleri şöyle sıraladı: “Öz Annesi Amine Hatun, Peygamber Efendimizin asıl süt annesi Halime Hatun, Süveybe Hatun Peygamber Efendimiz (a.s) ‘bu ikinci Annemdir, biliyor musunuz benim üzerimde çok hakkı var’ dediği ve annesi yerine koyduğu dadısı Ümmü Eymen Bereke’dir.  Yine bu ikinci Annemdir, dediği Fatıma Binti Esed (amcası Ebu Talibin hanımı)

 Ağırman programı izleyen hanımlara ‘mutlaka bir yetime bakın, ilgilenin, meşgul olun.’ dedi. Türkiye’de yetimlerle bizleri buluşturan güzel kurumlar olduğunu söyleyen Ağırman, İHH açıkladı. 100 lira veriyorsunuz dünyanın bir köşesinde yetim çocuğa bakıyorsunuz. 4 çocuğunuz varsa 5 olsun. İslam dünyasının yetimleri bize emanettir. Amcanın oğlu, teyzenin oğlu neyse Halepli, Çeçenistanlı,Türkistanlı Müslümanların geriye bıraktığı yetimlerde aynıdır.’ Dedi. 

ANNELERİN DUASI MAKBULDÜR

Annelerin duasının makbul olduğunu söyleyen, ‘Kadınların dualarının kabul edildiğine dair İslam ve insan tarihinde birçok sahneler vardır. Kur’an-ı Kerim’de ayetler vardır. Bunun için diyoruz ki kadınların dua ve bedduaları etkilidir. Sakın çocuğunuz, eviniz, komşunuz, yakınınız, eşiniz için beddua etmeyin. Sizi üzseler bile sabredin, dua edin. Allah’ım sen daha iyi bilirsin, diye duayı elden dilden bırakmayın.’ diye konuştu. 

 Peygamber Efendimizin annesi Hz Amine’nin, hayatının son anında Hz. Muhammed’i kucağına alarak tarihe geçen şu sözleri söylediğini hatırlatan Prof. Dr. Ağırman , “ Hz Amine’nin söylediklerine hep birlikte kulak verelim; ‘Oğlum bu dünyaya gelen gider, ben de gidiyorum. Her doğan ölür, ben de doğdum ölüyorum.  Ama senin gibi bir çocuk bıraktım. Gözüm açık gitmeyeceğim. Oğlum, sen şöyle şöyle bir babanın oğlusun.  Doğumun esnasında şahit olduğum olaylar, sana hamile kaldığım günlerde yaşadığım olaylar, geçek ise, -ki  gerçektir- oğlum sen büyük bir adam olacaksın.’ bakın Hz. Amine oğluna bir hedef gösteriyor: ‘Oğlum sen büyük bir adam olacaksın. İnsanlığı aydınlatacaksın.’ Çocukları, oğulları, kralları, sultanları, valileri, belediye başkanları ve idarecileri analar yetiştirir. Küçükken kulağına fısıldadığın sözler çocuğu geleceğe hazırlar. Analar size çok yalvarırım, çocuklarınıza güzel söz söyleyin. O güzel söz çocuğu böyle büyütür. Oğlunda ve kızında hata varsa yüzüne vurma, sözünle büyüt onu. Hz. Amine Hatun’dan bunu öğreniyoruz.” diyerek günümüz annelerine  nasihatlerde bulundu.

Bir çocuğu geleceğe hazırlayan aile terbiyesi olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Ağırman , “Biz çocuklara sadece bilgi yüklüyoruz. Bilgi çocuğu şekillendirmez. Çocuğu aile terbiyesi şekillendiriyor. Özelikle annenin, babanın, dedenin ve ninenin çocuğa evde konuştuğu güzel sözler, ailesi ile alakalı, geçmişiyle alakalı çocuğun kulağına üflediği, aynen Amine annenin söylediği sözler, Nisan yağmuruna benzer, Nisan da yağmur yağıyor, yağıyor ve  dağ, taş ve toprak yağmura doyuyor. Mevsimler yeşile ve çiçeğe duruyor. Evdeki sözleriniz, Nisan yağmurudur, benim sınıftaki konuşmam da Temmuz ve Ağustos güneşidir. İkisi bir araya geldiği zaman, bu nesli kurtarırız. Ama Nisan, Mayıs’ta yağmur yağmazsa, Temmuz ve Ağustos  ne kadar güneşli olursa olsun, her taraf kuruyuverir. Onun için aile terbiyesi çok önemlidir. Erkek olsun kız olsun onları şekillendirende annedir. Hepimiz analarımızın eseriyiz. Onların ellerinden değil, ayaklarından öperiz. Annelerimiz bize bir ruh verdi, Amine anne gibi.” şeklinde konuştu.

Toplumu annelerin yetiştirdiğine vurgu yapan Ağırman, ‘Önce kendimizinkilerinden başlayarak yakınlarımızın da çocuklarını İslami terbiye ile yetiştirin. Allah yaptığımız her iyi işi ibadete çevirir.’ şeklinde konuştu.

Program sonunda Ağırman’a çini plaket hediye edildi

Detaylı Bilgi ve Fotoğraflar İçin Tıklayınız